İyi huylu prostat büyümesi (BPH) olarak tanımladığımız, özellikle 50 yaş üzeri erkeklerde karşılaştığımız ürolojik bir hastalıktır. Halk arasında Prostat Hastalığı olarak da adlandırılır. Prostat bezinde salgı yapan hücrelerin aşırı çoğalması ile oluşur. Çoğalan bu hücreler prostat bezini de hacim olarak büyütür ve idrar çıkışında daralmaya yol açar. Bunun sonucunda da hastalar idrar yapmakta çeşitli sorunlar yaşayabilirler.
Prostat bezi idrar torbası ile üretra arasında konumlanmıştır. Bu organın büyümesi ile idrar çıkış kanalı daralır ve hastalarda idrar yapma bozuklukları görülür. BPH kolaylıkla tedavi edilebilen bir hastalık olmasına karşın bireylerin günlük aktivitelerini ciddi anlamda olumsuz etkiler. Hastalarda tıkanmaya (obstrüktif) ve idrar kesesinin uyarılmasına bağlı (irritatif) çeşitli belirtiler görülür.
Prostat büyümesinde tanı için ilk olarak parmakla rektal muayene yapılır. Ayrıca hastanın PSA değerine bakılır. PSA bir kan parametresidir. Üroflow ve USG de prostat büyümesi tanısında başvurduğumuz diğer yöntemlerdir:
Prostat büyümesinin en önemli nedeni kaçınılamaz ve önlenemez olan yaşlanmadır. 50 yaşını geçen her erkek yaşamının bir döneminde prostat büyümesi riski ile karşı karşıya kalabilir. Hastalığın seyri ve gündelik yaşama etkileri de zamanla artar. 50 yaş üzeri prostat büyümesi hastalarının yaklaşık yarısında ciddi semptomlar olurken 80’li yaşlara gelindiğinde bu oran yüzde 90’a kadar çıkar. Diğer nedenler ise şu şekildedir:
Prostat büyümesi tedavisine başlamadan önce hastanın yaşadığı problemlerin ciddiyeti değerlendirilir. Prostat yaşam boyu büyüme eğiliminde olan bir organdır ve her prostat büyümesinde ameliyata başvurulmaz.
Prostat büyümesi olan hastaların yaklaşık %30’unda tedaviye gerek duyulmaz. Hastanın şikayetleri hafifse ve bir komplikasyon da söz konusu değilse hemen tedaviye başvurmak yerine hastaya yaşam tarzı değişiklikleri ve yılda bir kontrol önerilir. Ancak hastanın yaşam kalitesi düştüyse idrar yapmada problem yaşıyorsa, komplikasyonlar geliştiyse derhal tedaviye başvurmak gerekir. Peki, tedavi seçenekleri nelerdir:
Hastanın şikayetleri çok yoğunlaşmadıysa cerrahi müdahaleleri düşünmeden önce ilk aşamada ilaç tedavisi uygulanır.
1930’lu yıllardan beri uygulanan ve gelişen teknolojiyle hala güvenle yapmaya devam ettiğimiz cerrahi bir müdahaledir. Prostatın kabuğu değil sadece büyümüş olan orta bölümü çıkarılır. Yoğun olarak prostat hacmi 30-100 mm olan hastalarda tercih edilir.
Prostat büyümesinin tedavisi için sıklıkla lazer teknolojisine başvurulur. Genel olarak iki tip lazer yöntemi vardır: doku kesici lazerler ve doku buharlaştırıcı lazerler. Prostat dokusunu buharlaştırarak tedavinin gerçekleştirildiği metotlardan biri de Greenlight Lazer’dir. Uygulama esnasında cerrah, üretradan prostat bezine bir sistoskop yerleştirir. Sistoskopun içinden ince bir lif geçirerek üretrada tıkanmanın olduğu noktaya ulaşır. Büyüyen prostat dokusunu buharlaştırarak yok eder.
Bir diğer lazer tedavisi olan HoLEP’te Holmium adı verilen teknolojiyle büyüyen prostat dokusu kesilerek vücut dışına çıkarılır. Özellikle son yıllarda tecrübeli cerrahlar tarafından prostat hacminin 100 mm’yi geçtiği vakalarda sıklıkla başvurulan bir yöntem olmuştur.
Holep Ameliyatı Hakkında Daha Fazla Bilgi Alabilirsiniz!
HoLEP ile benzerlik gösterir. Yalnızca prostatı keserken kullanılan enerji farklıdır. HoLEP’te holmium lazer kullanılırken BipoLEP’te bipolar enerji kullanılır. Büyüyen prostat dokusu yok edilir.
Hastalar, konuşma dilinde prostat hastalığını “bende prostat var” olarak dile getirebilir. Ancak her erkekte prostat vardır. Prostat bir hastalık değil organdır. Prostatın çeşitli hastalıkları vardır: prostat büyümesi (BPH), prostat kanseri ve prostatit (prostat iltihabı)
Prostat büyümesi ve prostat kanseri birbirinden tamamen farklı iki hastalıktır. Prostat büyümesi, iyi huylu prostat büyümesi olarak da adlandırılır ve prostatın büyümesi anlamına gelir. İdrar yapmakta ciddi sıkıntılara yol açtığı için önemli bir hastalık olarak değerlendirilir. Prostat kanseri ise bir kanser türüdür. Prostatın içinde bir kitle oluşur, zamanla büyür ve diğer organlara yayılmaya çalışır. Prostat büyümesinde ise böyle bir yayılım söz konusu değildir.
Sağlıklı beslenme her konuda olduğu gibi prostat büyümesi riskini azaltmak için de birebir. Peki, hangi besinleri tüketmek faydalı olabilir?
Evet etkileyebilir. Prostat idrar yapma ve sertleşmeyi sağlayan doku ve kaslara komşu bir organdır. Bu organın büyümesi diğer doku ve kaslara baskı uygular. Nihayetinde de idrar yapma ve sertleşme gibi problemler ortaya çıkar. Bilindiği gibi prostat büyümesinin ilk belirtisi de idrar yapmada karşılaşılan sorunlardır. Prostatın büyümesi fiziksel olarak sertleşmeyi olanaklı kılan kasları etkilemese bile idrarında kan gören, sık idrara çıkan, idrar yaparken sızı hisseden erkek cinsellikten soğuyabilir ve sertleşme sorunu yaşayabilir.
Normal bir prostatın çapı yaklaşık olarak 4 cm, ağırlığı ise 25-30 gr kadardır. Büyüyen prostatın doğal olarak ağırlığı artar ve 60, 80, 100 grama kadar ulaşabilir. Prostatın büyüklüğüne göre en doğru tedavi yöntemi tercih edilmelidir.
Maalesef prostatın büyümesini engelleyen bir yöntem yoktur. Prostat bezi 40’lı yaşlardan itibaren büyümeye başlar ve yaşamın sonuna kadar devam eder. Prostat büyümesi yaygın bir durum olmakla birlikte her erkekte aynı düzeyde sorun oluşturmaz. İdrar yapma fonksiyonunda problem oluşan hastaların tedavi edilmesi gerekirken bazı hastalar tedaviye ihtiyaç duymadan yaşamına devam eder.
Yaşa bağlı olarak değişir ve her yıl 0.05 ng/m artış gösterir:
Prostat büyümesi kansere dönüşmez. Ancak prostat büyümesi tedavi edildikten sonra, prostatın farklı bir hastalığı olarak kanser ortaya çıkabilir. Prostat büyümesinde prostatın iç dokusuna müdahale edilir. Kanser ise sıklıkla prostatın dış kabuk kısmında gelişir. Prostat büyümesi ameliyatında çıkarılan dokunun patolojiye gönderilmesi ve incelenmesi, kanser oluşma riski açısından bir fikir verebilir.
Tedavi yöntemine göre değişir. TUR ve Greenlight Lazer gibi sadece prostatın büyümüş kısmına müdahale edilen yöntemlerde geride kalan prostat tekrar büyüme eğiliminde olabilir. Ancak HoLEP yönteminde prostatın iç dokusu tamamen alındığı ve sadece kabuk kısmı bırakıldığı için prostatın tekrar büyüme olasılığı oldukça azdır.
Prostat kanseri ameliyatı ile karşılaştırıldığında prostat büyümesi ameliyatı sonrası idrar kaçırma riski oldukça düşüktür. (Ortalama yüzde 1) Ancak iki ameliyattan sonra da çok büyük oranda kalıcı idrar kaçırma görülmez. Burada önemli olan işlem sırasında idrar yapmayı sağlayan kaslara müdahale etmemektir. Bu nedenle yüksek teknolojiye sahip merkezlerde, deneyimli hekimler tarafından operasyonun yapılması önemlidir.
Evet. Prostat büyümesi ameliyatı sonrası hasta sertleşebilir ve boşalabilir. Ancak boşalma esnasında “geri boşalma” olarak adlandırılan durum görülebilir. Hasta boşalır ancak meni dışarı çıkmaz, mesaneye gider, sonrasında idrarla atılır. Bu durum geçici olabileceği gibi kalıcı da olabilir. Bu noktada normal yolla çocuk sahibi olmak mümkün olmaz ve tüp bebek tedavisine başvurmak gerekebilir. Ameliyatın deneyimli cerrahlar tarafından gerçekleştirilmesi bu riski de minimize edecektir.
Prostat büyümesi üroloji uzmanı tarafından tedavi edilir. Bu yüzden eczanede ya da internette “prostata iyi geliyor” şeklinde lanse edilen ilaçları bir tedavi yöntemi olarak değerlendirmemelisiniz. Karşınıza çıkan bu tür “bitkisel takviyeleri” kullanmadan önce mutlaka hekiminize danışmalısınız.
Prostat Büyümesi Tedavisi Prostat büyümesi ürolojide en sık karşılaştığımız rahatsızlıklardan biridir. Prostat büyümesi tedavisi günümüzde…
Mesane Kanseri Tedavisi Mesane kanseri tedavisi olgudan olguya farklı stratejileri içerebilir. Mesanenin yani idrar torbasının…
Böbrek Kanseri Tedavisi Böbrek kanseri tedavisi nedir, sorusunun en net yanıtı, ameliyattır. Böbrekteki tümörü ya…
Prostat Kanseri Tedavisi Prostat kanseri tedavisi günümüzde yüksek başarı oranlarıyla, güvenli bir şekilde yapılmaktadır. Prostat…
Voiding Sistoüretrografi Nedir? Hastada kronikleşmiş ve nedeni tam olarak saptanamayan idrar yapma sorunlarının nedenini ortaya…
Kadın Ürolojisi Nedir? Sık Görülen Rahatsızlıklar ve Tedavileri Ürolojinin ilgi alanlarından, alt başlıklarından biri de…