• 0

Ürolojide Kullanılan Teknolojiler

Gelişen teknoloji tıbbın tüm alanlarını etkiliyor. Tanı ve tedaviyi kolaylaştırıyor. Özellikle cerrahi branşlarda daha iyi sonuçların elde edilmesine yardımcı olabiliyor. Üroloji de teknolojinin en yoğun kullanıldığı disiplinlerden biri. Hatta belki de birincisi. Öyle ki laparoskopik ve robotik ameliyatları ilk uygulayan branşlardan olan üroloji, endoskopiyi de ilk kez kullanan disiplin. Endoskop ilk olarak 1806 yılında kadın bir hastanın mesanesini görüntülemek için kullanılmıştır. Peki, bugün ürolojide kullanılan teknolojiler nelerdir? Hangi teknolojilere sahibiz ve hangi amaçlarla kullanıyoruz?

Laparoskopik Cerrahi

Laparoskopik ya da diğer adıyla kapalı yaklaşımla yapılan cerrahiler bugün oldukça popüler. Kapalı cerrahi vücutta büyük bir kesi yeri açıp cerrahi alana ulaşmak yerine, vücutta açılan sadece birkaç küçük delikten vücut içine girerek tedavinin yapılması prensibine dayanır. Bugün prostat, böbrek ve mesane kanseri ameliyatlarında kapalı cerrahi sıklıkla tercih edilir.  UPJ darlığı, böbrek kisti gibi farklı birçok hastalığın tedavisi de yine laparoskopik cerrahi ile yapılabilir.

Laparoskopik cerrahinin avantajları hakkında daha fazla bilgi edinmek için tıklayınız

Robotik Cerrahi

Daha çok ürolojik kanser ameliyatlarında kullanılan robotik cerrahi 2000’lerin başından beri üroloji vakalarında uygulanmaktadır. Laparoskopik cerrahi ile aynı prensibe dayanmaktadır. Hastanın vücudundan büyük bir kesi açılmaz. Onun yerine birkaç küçük delik açılarak cerrahi enstrümanlar, ışık ve kamera vücut içine yerleştirilir. Laparoskopik cerrahiyle arasındaki fark ise robotik cerrahide cerrahın hastanın başında değil ameliyathanede konsolda yerini alarak parmak hareketleriyle robotun kollarını yönetmesidir. Robotik cerrahi özellikle prostat kanseri ameliyatlarında hastaya ciddi avantajlar sağlayabilmektedir.

Robotik cerrahi hakkında daha fazla bilgi almak tıklayınız

Holep ve Thulep

Prostat büyümesi ve idrar tutmak/yapmak ile ilgili sorunlar özellikle ileri yaş erkekler sık görülür. Prostat dokusunun iyi huylu büyümesi günümüzde kolaylıkla ve yüksek başarı oranıyla tedavi edilmektedir. Bugün prostat büyümesinde altın standart tedavi büyümüş prostatı idrar deliğinden girip prostata ulaşıp lazer yardımıyla keserek çıkarmaktır. Bu amaçla tasarlanmış farklı lazer tiplerini kullanan cihazlar mevcuttur. Bunlardan en çok kullanılan ikisi ise holmium lazer kullanan holep ve thulium lazer kullanan thulep cihazlarıdır. Bu teknolojiler yardımıyla büyümüş prostat başarıyla tedavi edilebilmekte hastalar rahatlıkla idrarlarını yapmaya geri dönebilmektedirler.

Thulep hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız, Holep hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız

Rezum

Prostat büyümesi tedavisinde kullanılan yeni nesil bir tedavidir. Rezum, Prostat SBA ya da su buharı tedavisi olarak bilinir. Bu uygulamada yine penisi ucundan girilerek büyümüş prostat su buharı ile küçültülür. Daha çok 80 gramın altında prostat büyümelerinde uygulanır.  Bu yöntemde prostat tamamen alınmaz. Prostatın büyümüş kısmı su buharı ile ortadan kaldırılır ve hastanın sağlıklı bir şekilde idrar yapması yeniden sağlanır.

Rezum hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız

MR Füzyon Prostat Biyopsi

Prostat kanserinin kesin tanısı biyopsi ile konur. Geçtiğimiz yıllarda oldukça zorlu bir şekilde ve düşük başarı oranlarıyla alınabilen prostat biyopsisi günümüzde güvenle yapılabilmektedir. Fiziksel muayene ve PSA sonrası kanser şüphesi olan hastadan prostat biyopsisi istenir. Buradaki son teknoloji füzyon biyopsidir. Füzyon biyopsi, hastanın ilk olarak MR’ının çekilmesi, MR’da elde edilen görüntülerin biyopsi cihazına yüklenmesi, biyopsi esnasında anlık olarak görüntü alınan ultrason ile birleştirilmesi ve prostatın farklı bölümlerinde kanser şüphesi uyandıran dokulardan parça alınması prensibine dayanır.

Detaylı bilgi için tıklayınız

İntraoperatif Ultrason

Günümüzde birçok cerrahi branşta intraoperatif görüntülemelerden faydalanılmaktadır. Özellikle tümör cerrahisinde tümörü en optimal şekilde çıkarmak için intraoperatif görüntülemelerden yararlanılabilir. Örneğin bazı böbrek tümörü olgularında parsiyel nefrektomi yaparken tümörün ebatı, konumu, boyutu hakkında daha net bilgilere sahip olmak için intraoperatif ultrason kullanılabilir.

ESWT

Tıpta uzun yıllardır kullanılan bir teknoloji olan ESWT ürolojide erektil disfonksiyon yani sertleşme bozukluğu tedavisinde kullanılmaktadır. ESWT ile penise şok dalgaları göndererek peniste yeni kan damarlarının oluşmasını ve penisin sertleşme kabiliyetinin artırılması amaçlanır. Kolay uygulanabilir, ağrısız, acısız bir prosedürdür. Hasta işlemden hemen sonra evine/işine gidebilir. Bazı vakalarda daha iyi sonuçlar elde etmek için ESWT, penis kök hücre ya da penis PRP gibi uygulamalarla kombine edilebilir.

ESWL

Küçük böbrek taşlarını vücut dışından ses dalgalarıyla kırmak mümkün olabilir. Böbrek taşının 2 cm’den küçük olduğu olgularda bu yöntemden yararlanılabilir. ESWL, böbrekteki taşın dışardan ses dalgalarıyla kırılıp un ufak edilerek vücuttan idrar yolu ile atılması prensibine dayanır.

Galyum 68 PSMA ve Lutesyum 177 PSMA

Metastatik prostat kanseri olgularında başvurulan yeni nesil tanı ve tedavi yöntemleridir. Galyum 68 PSMA ile prostat kanserinin vücuttaki tutulumu, hangi doku ve organlarda metastaz yaptığı izlenir. Lutesyum 177 PSMA ise tedaviye yöneliktir. Bu madde damar yoluyla hastaya verilir. Prostat kanserinin vücuttaki yayılımını durdurmak, azaltmak, tümörün boyutunu küçültmek için kullanılır.

Detaylı bilgi almak için tıklayınız

RIRS Flexible URS

Günümüzde ürolojideki birçok tedavi kesisiz yapılmaya çalışılıyor. İdrar deliğinden girerek yapılan prosedürler de gün geçtikçe popülerleşiyor. Üreteroskopi yani URS ile uzun yıllardır idrar deliğinden vücut içine girip idrar yoluna ulaşıp orada takılı kalmış bir taşı kırıp vücut dışına çıkarmak mümkündü. Son yıllarda bu teknoloji daha da gelişti ve sabit bir kablo şeklinde olan URS, flexible bir hal aldı. Yani böbreğe kadar ulaşıp böbrekteki taşı görüp parçalara ayırmak ve bu parçaları yine idrar deliğinden çıkarmak mümkün oldu. Bu yöntem RIRS olarak da bilinmektedir.

Add Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Hasta koordinatörü ile iletişime geçin