Ürolojik Laparoskopik Cerrahi
Ürolojik Laparoskopik Cerrahi tıpkı açık operasyondaki gibi vücuttaki organlara ulaşmak amacıyla büyük kesiler yapmak yerine ufak deliklerden bir kamera ve cerrahi aletlerin vücut içerisine ilerletilmesi sayesinde batındaki organlara ulaşmayı hedefleyen cerrahidir.
Endoskopik cerrahi ilk olarak prostat ameliyatları ile başlamıştır. Kapalı prostat ameliyatı adı verilen yöntem ile penis ucundan idrar kanalına prostata ilerletilen endoskopik kamera ve ameliyat aletleri vasıtasıyla cerrahi yapmak mümkün olmuştur.
Safra kesesi ameliyatındaki başarılı sonuçlar, hasta konforundaki artış tüm açık cerrahi operasyonların zamanla endoskopik (laparoskopik) yöntemlere terkine yol açmıştır.
Ürolojik Laparoskopik Cerrahi Nasıl Uygulanır ?
Endoskopik cerrahi ve laparoskopik cerrahi kolay bir yöntem değildir. Cerrah ellerini vücudun içerisine sokamadığı için aletlerle bütün operasyonu gerçekleştirmek zorundadır. Operasyonu üç boyutlu olarak görerek değil bir kameradan izlemek ve burada 2 boyutlu görüntülerle yetinmek cerrahiyi oldukça zorlaştırmaktadır. Karın içerisinde görüntü sağlayabilmek için karın içerisi hava ile şişirilir. Bu amaçla karbondioksit ağırlıklı bir gaz kullanılmaktadır.
Laparoskopik ameliyat sırasında bir kamera kullanılır. Kamera, vücut içerisinde görüntüleme yapmayı sağlar. Bu görüntü organların normale göre 10-15 kat daha büyük görüntüsüdür. Ek olarak iki ayrı delik daha açılarak laparoskopik çalışma aletleri vücut içerisine ilerletilir. Hastaya uygun pozisyon verildikten sonra önce kamera ardından çalışma elemanları vücut içerisine geçirilerek açık ameliyatta olduğu gibi organlar diseke edilerek ameliyat gerçekleştirilmektedir.
Laparoskopinin en büyük avantajı kozmetik görüntü olarak mükemmel sonuçlar elde edilmesidir. Hastaların açık cerrahide maruz kaldıkları yara izi çoğu zaman 20-30 cm arasında büyük izler olmakta iken laparoskopik cerrahi ile sadece santimlerle ifade edilen ve izi hiç belli olmayan deliklerden operasyon yapıldığı için operasyon sonrası kozmetik açıdan tercih edilen bir görüntü sağlanmaktadır.
Laparoskopik ameliyatlar sonrasında ağrı açık ameliyatlara oranla belirgin oranda düşüktür. Büyük yaraların neden olduğu ağrılar çok az miktarda olmaktadır. Ağrının az olması ameliyat sonrası konforu üst seviyede tutmaktadır. Hastanın iyileşmesi çabuk olmakta vehastanede yatış süresi çok azalmaktadır.
Laparoskopik cerrahinin ileride bahsedeceğimiz avantajları yanında en büyük dezavantajı cerrahi açıdan öğreniminin açık ameliyatlara göre çok daha zor olması ve uzun eğitim gerektirmesidir. Doç. Dr. Serdar AYKAN laparoskopik cerrahide 13 yıllık 3000 vakadan fazla tecrübeye sahiptir. Tüm laparoskopik ameliyatlarda da tecrübeli hekim ile iletişime geçmeniz son derece önemlidir.
Laparoskopik cerrahi eğitimini almamış ürologlar bu tekniğin tüm avantajlarına rağmen yetersiz olduğunu söylemesi ve açık cerrahiyi önermesi durumunda ikinci bir Üroloji Uzmanı görüşü almanız kesinlikle önerilmektedir.
Tarafımdan tüm ürolojik cerrahiler tecrübeli laparoskopi eğitmeni ve expert cerrah olarak başarı ve özenle yapılmaktadır.
Ürolojik Laparoskopik Cerrahi Faydaları Nelerdir?
- Hastaların ameliyat sonrasında ağrı hissi, açık cerrahiye oranla çok az olmaktadır.
- İşlem sırasında 10-15 büyütmeli optik ile çalışıldığından kanama miktarı açık ameliyata göre çok az olmaktadır.
- Büyük yaralar olmadığından hastanede kalış süresi çok az olmaktadır.
- Açık ameliyatta oluşan büyük yara izleri yerine laparoskopide küçük izler kalmakta bazen hiç iz kalmamaktadır.
- İyileşme süresinin kısa olması hastaneden kalış süresinin az olması nedeniyle hastanın günlük yaşamına ve çalışma hayatına dönmesi kısa olmaktadır.
- Büyütülmüş görüntü sayesinde cerrahi uygulamanın ve cerrahi eğitim daha kolay olmaktadır.
Ürolojik Laparoskopik Cerrahinin Avantajları Hakkında Daha Fazla Bilgi Alabilirsiniz !
Laparoskopi Hangi Durumlarda Risklidir?
Hemen her hasta için uygun olan bu yöntem bazı durumlarda risk taşır:
- Gebelik durumunda,
- Hastanın aşırı kilolu olması,
- Kalp hastalıkları,
- Karın içinde bulunan kitlenin aşırı büyük olması,
- Daha önceden geçirilmiş karın operasyonu durumunda riskler söz konusudur.
Çocuk Ürolojisinde Laparoskopi: Çocuklara Laparoskopi Yapılır mı ?
Laparoskopi, vücuda büyük bir kesi yapmadan, karın boşluğuna milimetrik cihazlarla girilip karbondioksit gazıyla şişirerek organların değerlendirilmesi ve gereğinde müdahale edilmesi işlemidir. Teknolojik cihazların kullanıldığı ve tecrübe gerektiren özel bir cerrahi yöntemidir. Günümüzde uygun cihazların geliştirilmesi ile beraber çocuklarda her yaş grubunda uygulanabilmektedir. Laparoskopinin açık cerrahiye oranla pek çok üstünlüğü bulunmaktadır. Bu avantajlarının yanında birçok rahatsızlıkta açık cerrahiye en az eşdeğer olacak şekilde yüksek başarı oranları bilimsel olarak gösterilmiştir.
Pediatrik Laparoskopinin Avantajları Şunlardır:
- Ameliyat sonrası azalmış ağrı
- Kısa hastanede kalış süresi
- Yara izinin belirgin olmaması (Daha iyi kozmetik görünüm)
- Cerrahi komplikasyon oranlarının en aza indirgenmesi (Kanama vs. daha azdır)
- Yüksek başarı oranları
Çocuk Ürolojisinde Yapılan Laparoskopik Cerrahiler:
- İnmemiş testis (Karın içi)
- Böbreğin çıkarılması (Nefrektomi)
- Üreteropelvik bileşke darlığı (UPJ darlığı)
- Vezikoüreteral reflü cerrahisi
- Çift böbrek anomalileri (Duplike sistem)
- Bazı üriner sistem taşları
- Böbrek üstü bezi (Adrenal bez) cerrahisi