Böbrek Kanseri Belirtileri Evreleri ve Tedavisi
Böbrek kanseri belirtileri ve tedavi seçenekleri nelerdir? Böbrek kanseri evreleri nasıl seyreder?
Böbrekler vücudumuzun her iki yanında, karın arka bölgesinde bulunan ve kanı süzme görevi yapan organlarımızdır. Böbrek kanseri böbreğin idrarı üreten kısmından ve idrarın toplandığı havuzcuktaki toplayıcı sistemden kaynaklanan bir kanser türüdür.
Böbrek parankim kanserleri yetişkin kanserlerinin yaklaşık %3’ünü oluşturur. Erkekte daha sıktır ve oranı 2 kattır. İleri yaş hastalığıdır ve sıklıkla 50-60 yaşlarında görülür. İleri yaş hastalığı olmasından dolayı 40 yaşından sonra rutin üroloji kontrolüne gitmeniz önerilir.
Doğuştan olan bazı böbrek hastalıkları (at nalı böbrek, polikistik böbrek hastalığı gibi) ve bazı sistemik hastalıkları (von Hippel-Lindau sendromu gibi ) olan kişilerde böbrek kanserinin daha sık görüldüğü bilinmektedir. Sigara kullanımının böbrek tümörü oluşumunu arttırdığı kesin olarak kanıtlanmıştır. Hem böbrek kanserinden hem de bütün kanser çeşitlerinden korunmanın en iyi yolu sigarayı bırakmaktır.
Böbrek Kanserine Neden Olan Durumlar Nelerdir?
- Sigara Kullanmak
- Erkek Olmak
- Obezite
- İlaç Kullanımı (uzun süre ağrı kesici kullanımı)
- Diyaliz
- Yüksek tansiyonu olanlar
- Ailedeki kanser hikayesi
- Kimyasala maruz kalmak (Asbestoz, kadmiyum, benzen belli başlı kimyasallara maruz kalmak.)
- Beslenme
Böbrek Kanseri Belirtileri
Böbrek kanseri belirtileri genellikle erken evrelerde farkedilmez. Ancak vakaların %10-15’inde belirti verebilir. Belirtiler meydana geldiğinde ise kanser genellikle ileri safhalara ulaşmıştır. Birçok vaka herhangi bir nedenle yapılan “check up” programları gibi USG görüntüleme sırasında tesadüfen saptanmaktadır. İleri evrelerde ortaya çıkan semptomlar şunlardır:
- İdrarda kan görülmesi (idrarda kanama)
- İştahsızlık
- Aşırı yorgunluk
- Kansızlık
- Ele gelen kitle
- Öksürük ve nefes darlığı
- Bacaklarda ve eklemlerde şişmeler
- Karın alt ve yan bölgesinde şişkinlik
- Geçmeyen yan ağrı (böğür ağrısı)
- Sebebi bilinmeyen kilo kaybı
- Herhangi bir enfeksiyon ya da soğuk algınlığı olmadan haftalar boyu süren ateş
- Aşırı yorgunluk
- Bel ağrısı
Böbrek kanseri ilk nereye sıçrar ? Böbrek kanseri vücuda yayılır mı ?
Böbrek kanserleri en çok akciğere metastaz yapabilir. Tümör çapı büyüdükçe, metastaz yapma riski de artmaktadır.
Böbrek Tümörü Tanısı Nasıl Konur ?
Böbrek kanseri kan testiyle anlaşılır mı ? En sık sorulan sorulardan biridir. Böbrek kanseri tanısında radyolojik tetkiklere başvurmak gerekmektedir:
- USG – Ultrasonografi
- Tit – İdrar Tetkiki
- CT – Tomografi
- MRI – Manyetik Rezonans
- Akciğer Grafisi
- Kemik Sintigrafisi
- PET CT – Pozitron Emisyon Tomografisi
Böbrek Kanseri Evreleri
Böbrek ameliyatlarından önce kanserin evresinin belirlenmesi önemlidir. Peki, böbrek kanseri evreleri nelerdir?
- Evre Böbrek Kanseri : Böbrekteki tümör 7 cm’den küçüktür ve böbrekte sınırlıdır.
- Evre Böbrek Kanseri : Tümör 7 cm’den büyük ve böbrek içinde sınırlıdır.
- Evre Böbrek Kanseri : Tümör yakındaki dokulara yayılmıştır ve lenf düğümlerine de yayılmış olabilir.
- Evre Böbrek Kanseri : Tümör çevredeki lenf düğümlerine ve yakın organlara yayılmıştır.
Böbrek Kanserinin Tedavisi
En uygun (optimal) tedavi kararının verilmesi için öncelikle şunlara bakılır:
- Tümör karakterine:
- Tümör boyutu
- Böbrek içindeki lokasyonu (yeri)
- Bölgesel ya da uzak yayılımı
- Hastanın karakterine:
- Hastanın yaşı
- Hastada varolan ek hastalıklar var mı? Nelerdir?
- Hastanın böbrek fonksiyonunun durumu
- Hastanın tercihine bağlı olarak değişebilir.
Böbrek Kanseri Ameliyatı Nasıl Yapılır ?
Cerrahi operasyonda hastalığı böbrek dışına dağılmadan yakalamak ve kanserli dokuyu tümüyle çıkarmak amaçtır. Asıl ve en etkin tedavisi budur çünkü böbrek kanserlerine radyoterapinin(ışın tedavisi) ve kemoterapinin faydası sınırlıdır.
Vücuda yayılmış böbrek kanserlerinin tedavisinde ise onkoloji konseyinde değerlendirilir ve medikal onkologlar birlikte hastanın tedavisi planlanır. Kemoterapiye oldukça dirençli bu tümör için yeni ajanlar geliştirilmekte ve klinik kullanıma sunulmaktadır. Radyoterapi ise ancak metastatik lezyonların tedavisinde (kemik, beyin) faydalı olmaktadır.
Böbrek kanseri tedavisinde, açık, laparoskopik veya robot yardımlı laparoskopik cerrahi uygulanabilmektedir.
Radikal Nefrektomi ve Parsiyel Nefrektomi
Radikal Nefrektomi ile tedavi böbreğin tamamının çıkartılmasıdır. Böbrek tümörü böbrek, böbrek etrafı çevre dokusu ve gereklilik durumunda böbreküstü bezlerini de kapsayacak şekilde çıkarılır. Günümüzde böbrek tümörlerinin tedavisinde altın standart yöntem olarak kabul edilmektedir. Bu işlem ile hasta tek böbrekle kaldığı için böbrek yetmezliği riski artmış olur.
Parsiyel Nefrektomi nefron koruyucu cerrahi ameliyatı da yalnız tümörlü kısmının alınarak kanserden temizlenir ve böbreğin geri kalan kısmının fonksiyonunun korunması hedeflenir. Böbrekteki tümörün çapı 4 cm veya daha küçük ise sadece tümörlü bölümün alınması yeterlidir. Cerrahın tecrübesine bağlı olarak daha büyük kitlelere de (klinik evresi T1b, 4-7 cm arası tümörler) bu işlem rahatlıkla uygulanmaktadır.
Selektif segmenter tümöre giden arter klempe edilmesi tekniği olarak bilinen bu teknik ile böbreğin bütünüyle fonksiyon kaybından korunması sağlanır.
Zero iskemi – Sıfır iskemi tekniğinde yöntem, böbrek tümörünün böbrek damarları kapatılmadan çıkartılmasıdır. Uygun hastalarda güvenli bir şekilde uygulanmaktadır ve böbrek fonksiyonu tam anlamı ile korunmaktadır. Tecrübeli ellerde iskemi süresi kısa tutularak ya da zero iskemi teknigi ile böbreğin fonksiyonları korunarak onkolojik kurallara uygun ameliyat ile kanser kontrolü sağlanabilir.
Böbrek koruyucu tümör çıkartılması yani Parsiyel Nefrektomide elde edilecek başarılı cerrahi yaklaşımda “Tri-Fecta” elde edilmesi amaçlanır.
Tri-Fecta’da tanımlanan şudur:
- Kanserli hücre bırakılmaması,
- Böbreğin geri kalan sağlam dokusunun fonksiyonunun korunması,
- Komplikasyonsuz iyileşme dönemi ile bu üç etkinliğin sağlanmasıdır.
Öneri: Tecrübeli olmayan üroloji uzmanları sadece böbrekteki kanseri almak yerine (Parsiyel Nefrektomi) cerrahi işlemi daha kolay olan kanserli böbreğin tamamının alınmasını (Radikal Nefrektomi) önermektedir. Bu yüzden size böbreğinizin hepsinin alınması öneriliyorsa mutlaka tecrübeli bir ürologdan ikinci bir görüş alın. Cerrahın tecrübesi özellikle bu ameliyatlar için çok önemlidir.
4 cm’den küçük böbrek kitleleri için hastanın cerrahi riski çok fazlaysa ve yaşlıysa aşağıdaki tedaviler uygulanabilir:
- Kriyoterapi (dondurmak)
- Radyofrekans ablasyon (iğne ile yakarak yok etme tedavisi)
Açık Cerrahiye Göre Laparoskopik Böbrek Kanseri Ameliyatının Avantajları
Laparoskopik ve robot yardımlı laparoskopik radikal nefrektomi ile açık radikal nefrektominin onkolojik açıdan farkı yoktur ancak;
- Kan kaybı çok az olması
- Ağrı çok az olması
- Laparoskopik ve robot yardımlı laparoskopik radikal nefrektomi yöntemleri vücutta açılan 1-2 cm’lik deliklere yerleştirilen özel aletler yardımı ile gerçekleştirilmektedir dolayısıyla yara izi açık cerrahiye oranla çok daha küçüktür.
- Yara yerinde fıtık ihtimali azdır.
- Enfeksiyon riski azdır.
- Erken mobilizasyon
- Erken rejime başlama
- Erken taburculuk
- Ameliyat sonrası günlük normal yaşamlarına daha çabuk kavuşmaktadırlar.
- Ayrıca kanserli doku çıkarıldıktan sonra kalan böbrek dokusunun fonksiyonları laparoskopik cerrahi ile daha iyi korunur.
Laparoskopik Böbrek Kanseri Ameliyatının Avantajları Hakkında Daha Fazla Bilgi Edinebilirsiniz !
Böbrek Toplayıcı Sistem Kanseri
Nadirdir görülen bir böbrek kanseri türüdür. Böbrek havuzunda ve idrar yolunda yerleşmiş hücrelerden köken alır. Mesane kanserleri ile benzer yapıdadırlar. Hastalığın en büyük iki risk faktörü sigara kullanmak ve bazı kimyasal maddelere maruz kalmaktır.
Belirtileri
- İdrarda pıhtılı kanama
- Yan ağrısı
- Bulantı ve kusma
Tanı
Bu tümörlerin tanısı oldukça güçtür. Tanıda kullanılan yöntemler şunlardır:
- USG – ultrasonografi
- Tit – idrar tetkik
- Bilgisayarlı tomografi ( CT )
- Manyetik rezonans ( MRI )
- Fleksibl üreteroskop ile görüntüleme ve/veya biyopsi
Tedavi Radikal Nefro-üreterektomi
Tümör büyüklüğüne göre minimal invaziv yöntemler (laser lokal tedavi-ureterektomi) tercih edilebileceği gibi en sık uygulanan diğer bir tedavi böbrekle birlikte idrar kanalının, bu kanalın idrar torbasına girdiği bölümün civarındaki normal dokuyu da kapsayacak şekilde cerrahi olarak çıkartılmasıdır. Bu hastaların idrar keseleri tümör gelişme riski olduğundan gerek ameliyat sırasında gerekse ameliyat sonrası belirli aralıklarla sürekli sistoskopi ile kontrol edilmelidir.
Not: Bu içerik Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Serdar Aykan tarafından yazılmıştır. Dr. Aykan ürolojik hastalıkların tanı ve tedavisi üzerine 20 yıldan uzun bir kariyere sahiptir. Randevu ve detaylı bilgi almak için telefon ve mail üzerinden kendisine ulaşabilirsiniz.
- Telefon: 0553 876 8 876
- Mail: drserdaraykan@gmail.com